top of page


Haşhaşiler: Dağın Gölgesinde Korku ve İtaatin Mimarları
Haşhaşiler; devlet içerisinde devletin hakimiyet ve hükümranlığının teşekkülü. 300 yıllık bir zaman dilimi içerisinde her yere dehşet salmış bir korku imparatorluğu...
22 Kas 20235 dakikada okunur


Protestan Reformu ve Avrupa’nın Dönüşümü
16. yüzyılın başlarında genç bir üniversite öğrencisi Almanya'nın Erfurt kasabası civarındaki kırlarda yürümektedir. Bir fırtına çıkar ve şimşekler çakmaya başlar. O esnada bir yıldırım, genç adamı kıl payı ıskalayarak toprağa saplanır. Genç adam bu olayı, tanrıdan gelen ilahi bir işaret olarak addeder ve ona olan minnetini göstermek adına papaz olmaya karar verir.
16 Kas 20236 dakikada okunur


17. Yüzyılda Bir Mesih Fenomeni: Sabetay Sevi
Sabetay Sevi'nin Mayıs 1665'te Gazze'de "tanrının elçisi" olduğunu ilan etmesi, dönemin konjonktüründe görece mukavemetini ve hareket kabiliyetini yitirmiş olan Yahudi cemaatinde infial yaratmaktan ziyade şaşkınlık ile karışık bir ilginin oluşmasına sebebiyet vermiştir.
15 Kas 20236 dakikada okunur


Zamanın Ötesinde Bir Zihin: Galileo Galilei
Galileo, tüm zamanların en önemli bilim adamlarından biridir ve bir Katolik olmasına karşın çalışmaları; bilimsel araştırmaların dinden ayrılmasına ve bilimin, dünyayı açıklamakta kullanılan bir araç olarak skolastisizmin yerini almasına yardımcı olmuştur.
14 Kas 20234 dakikada okunur


Tevhid'in Mimarı: Hz. İbrahim
Hz. İbrahim'in de İbrani klanına mensup Habiru önderlerinden biri olduğu tahmin edilmektedir. İbrahim'in öyküsü, gerçeğin ve efsanenin birbirine karıştığı yer olan kadim Ur kentinde başlar. Bilimsel çalışmalar MÖ 1900'e kadar (ki bu tarih aynı zamanda İbrahim'in yaşamış olabileceği döneme de çok yakındır) Ur'un, uygar ve gelişen bir metropol ve dönemin şartları göz önüne alındığında sakinlerine güvenlik ile "yüksek yaşam standartları" sunan bir kent olduğunu göstermektedir.
30 Eki 20235 dakikada okunur


Zerdüşt: Antik Dünyanın Peygamberi ve Mazdeizm’in Temelleri
İndo-İranlılar, Zerdüştçülük'ten önce, rahiplerin yönettiği çapraşık bir hayvan ve bitki kurban etme sistemi kullanarak bir dizi tanrıya tapınmaktadır. Doğanın öğelerine aşina ve yakın olan bu halk; suya, ateşe, gökyüzüne, aya ve rüzgara çeşitli ulvi anlamlar yüklemektedir. İlk zamanlarda göçebe olmalarından mütevellit inançları doğrultusunda herhangi bir kalıcı eser veyahut tapınak inşa etmemişlerdir ve bu konudaki bilgi ve tecrübe eksikliklerinden dolayı ilk tapınak örnekle
25 Eki 20236 dakikada okunur